e-Safe Zirveleri

Siber uzay var oldukça, siber güvenlikte var olacaktır. e-Safe Ulusal Güvenlik Etkinlikleri olarak, Siber Güvenlik ve Kişisel Verileri Koruma Sektörlerinin paydaşları olan; üreticiler, satıcılar, kamu, üniversite ve STK’ları bir araya getirerek sektörün sağlıklı gelişmesine katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Bu bağlamda e-Safe, yerel sorunlara odaklanmış bir Ulusal Güvenlik Etkinlikleri platformudur.

Yapay zekânın veri güvenliğinde meydana getirdiği tehditler neler?


Yapay zekânın veri güvenliğinde meydana getirdiği tehditler neler?

7’nci e-Safe Kişisel Verileri Koruma Zirvesi, “Türkiye’de ve Dünyada Kişisel Verilerin Korunmasında Yeni Gelişmeler” temasıyla 22 Mayıs 2024 tarihinde, Ankara’da, Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) Konferans Salonu’nda düzenlendi.

Etkinlikte konuşan Bilişim Sistemleri Uzmanı Ömer Faruk Kusutoğlu, “200 yıl önce iletişim daha kısıtlıyken, 2’nci Dünya Savaşı’ndan itibaren hızlanmaya başladı. Bilgisayar sitemlerinin gelişmesiyle biz öyle bir aşamaya geldik ki bilginin ikiye katlanma süresi indi. İçinde bulunduğumuz dönemde ise özellikle yapay zeka varken bu süre yaklaşık birkaç aya, hatta birkaç haftaya kadar indi. Şuanda yapay zekaya makale, hatta kitap bile yazdırılabiliyor” dedi.

İnternette yapılan tıklamaların, girilen sitelerin internet üzerinde biz iz, bir veri oluşturduğunu belirten Kusutoğlu, “Bunun en büyük sebeplerinden birisi işletim sistemleri diyebiliriz. Mesela Windows’un kapalı kaynak kodunun olması bile arka kapı durumunu ortaya çıkartıyor. Arka kapıdan istenilen bilgi çekilebiliyor, veriler toplanabiliyor. Mesela Google bütün verileri topluyor ve işleyebiliyor. Ama neyi nasıl işlediğini bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.

Şuanda binlerce terebaytlık verinin birkaç saat içerisinde internete yüklenebildiğini söyleyen Kusutoğlu, “Bunların taraması önceden çok basit taramalarla yapılabilirken, olay artık yapay zekaya geliyor. Yapay zekada da kapalı kutu veya kara kutu dediğimiz bir algoritma var. Ama o algoritmanın nasıl çalıştığını bilmiyoruz, veriyi nasıl işliyor bilemiyoruz. Yapay zeka her ne kadar yeni, teknolojik ve atılımcı bir sistem olsa da veriyle çalışan bir sistem. Ne kadar dikkat ederseniz edin sizin veriniz bir şekilde internette oluyor ve bu verilerle bilgi bankası oluşturulup, bunlarla yeni veriler ortaya çıkartılabiliyor. Yapay zeka dediğimiz sitem toplanan veriden çıkarım yapıyor. Örnek vermek gerekirse; yapılan alışverişlerde hangi internet sitesine girildiyse algoritma bunu toparlayıp, sizinle ilgili veri çıkartabiliyor. Algoritma karşınıza yeni mağazalar ya da alışveriş alternatifleri çıkartabiliyor. Kredi kartıyla yaptığımız tüm harcamalar internete veri olarak yüklendi. Yapay zekanın algoritması bunu dilediği zaman kullanabiliyor” diye konuştu.

2006 yılında Netflix’in, kullanıcılarının bilgilerini anonim hale getirerek, filmlerle ilgili seçim yapmak istediklerinde bu anonim bilgilerle bir çeşit algoritma üzerinden 100 milyona yakın bir veri topladığını anlatan Kusutoğlu, “Bu veriler toplandığında bu veriler her ne kadar anonimleştirilse de o 100 milyon kişi hakkında çok ciddi veriler toplandı ve bununla bazı çıkarımlar yapıldı. Çıkarımlarla oluşturulan bilgi bizim için her zaman daha tehlikeli oluyor. Yapay zeka bilgiyi kullanan ve sürekli bilgiyle öğrenen bir sistem. Peki biz yapay zekayı kontrol edebilir miyiz? Kısmen bazı şeyleri engelleyebiliriz. Ama bu gelişmenin önünde durmamız mümkün değil” dedi.

VİDEO: 774
BAŞLIK: Yapay Zekânın Veri Güvenliğinde Meydana Getirdiği Tehditler Neler?
KONUŞMACI: Ömer Faruk Kusutoğlu – Bilişim Sistemleri Uzmanı
ETKİNLİK: 7.e-Safe Kişisel Verileri Koruma Zirvesi
TARİH: 22 Mayıs 2024, Çarşamba
YER: Kişisel Verileri Koruma Kurumu – Ankara